Kitaplar | Konular | Dört Incil Farkliliklari ve Celiskileri
11) Muharref İncillere Göre Hz Isa'nın Sözlerinde Kadın Haklari ve Boşanma
Hristiyan ilim adamları, devamlı olarak kendi dinlerinin kadın haklarını koruduğunu, kadınları erkeklerle eşit tuttuğunu ileri sürer dururlar. Ancak muharref Incillerİn İncelenmesi neticesinde durumun hiç de onların dediği gibi olmadığı kolayca anlaşılır.
Hrİstiyanlıktan önce ortaya çıkan Yahudilik vb. bazı dinler, erkeklerin kadınları boşamalarına, boşanan erkek ve kadınların başkaları İle evlenmelerine izin vermekte idi. Ancak Hristiyanhk, erkeklerin kadınları boşamalarına mü-sade etmemekte, boşanma olmaksızın birbirinden ayrılan eşlerin, ayrıldıkları eşleri sağ olduğu sürece başkaları ile evlenmelerine izin verjnemektedir.
Galile (Celile)'den ayrılıp Yahudiyeye gelen Hz. isa'ya Ferrisiler, bir erkeğin karısını boşayıp boşayamayacağı-
293
nı sormaları üzerine, Hz. İsa onlara: "Ben size şunu söyleyeyim: Karısını cinsel ahlâksızlıktan başka bir sebeple boşayıp başkası ile evlenen, zina etmiş olur. Boşanmış kadınla evlenen de zina etmiş olur"(203) demiştir. Muharref İndilerin naklettiğine göre Hz. İsa, ölüm dışında erkekle kadının ayrılmasını kabul etmemektedir. Eşler boşanma olmaksızın birbirlerinden aynlsalar dahi başkaları ile evi enemezi er. Bir kadın geçimsizlik yüzünden kocasından ayrılacak, fakat kocası sağ olduğu müddetçe bir başkası İle evlenemeyecek- Bu, kadına bir hak vermek midir, yoksa kadının hakkını gasbetmek midir?
Aslında diğer bazı dinlerin tek yanlı olarak sadece erkeğe tanıdıkları eşi boğama hakkını Hristiyanük, erkekle birlikte kadına da tanışa idi, belki de kadın hakları konusunda söz söylemeye hakkı olabilirdi. Ancak, Hz. İsa'ya nisbet edilen yukarıdaki ifadeye göre, başka dinlerde erkeklere tanınan boşama hakkı, Hristiyanlıkta erkekle birlikte kadına da tanınmış değü, aksine kadına verilmeyen ve erkekler İçin mevcut olan bu hak, erkeklerden de geri alınmak sureti ile diğer bazı dinlerin sınırlı olarak verdiği boşanma hakkı tamamen ortadan kaldırılmış olmaktadır. Daha önce kocaları-mn boşamaları halinde hiç değilse yeniden evlenme hakkına sahip olan kadın, Hıristiyanlığın bu hükmü ile o hakkından da mahrum bırakılmaktadır. Belki ortada bir kadın erkek eşitliği söz konusu olabilir, ancak bu eşitlik, kadına boşama hakkı verilerek kadını erkeğin seviyesine getirerek değil aksine, erkeğin elinde olan boşanma hakkını elinden alarak onu kadının seviyesine indirmek sureti ile olmuştur. Yani eşitlik pozitif yönde değil, aksine negatif yönde gerçekleşmiştir. Hıristiyanlıktaki bu uygulama, bir hak verme değil, aksine tek taraflı olarak verilmiş olan bir haktan herkesi tamamı ile
mahrum etmektir. Bu kadın erkek eşitliği, olsa olsa boşana-mama eşitliği olabilir. Bu bir hak alma eşitliği değil, haksızlıkta eşitliktir. Hrİstiyanlarm yaptıkları şey, hayatının başında bir hata yaparak kendine uygun olmayan bîr eşle evienen kişiye, bu hatasının cezasını bir ömür boyu çektirmek, onu zorla, sevmediği ve nefret ettiği biri ile yaşamaya zorlamaktır.