Kitaplar | Konular | Dört Incil Farkliliklari ve Celiskileri

2) Derîn Tenkid:

2) Derîn Tenkid:

ı

Bu tenkid, araştırmalarını eserlerin veya belgelerin men-şeine, yazarlarına, tarihlerine, kaynaklarına, yazılış tarzlarına ve edebî türlerine yöneltir. Bu yönü ile bu tenkide," Edebî Tenkid" de denilmektedir(43). Bazılarına göre edebî tenkid ile tarihî tenkid aynı şeydir, veya bunlar iç içedirler(44). Bazı araştırmacılar ise, bu iki tenkid türünün birbirine yakın çalışma alanları olmasına karşılık, bunların aynı şey olmadığını, aralarında farklılıklar bulunduğunu söylemektedirler{45).

Baştan beri zikredilen bütün tenkid türleri, birbirlerinden tamamı İle bağımsız olmadıkları gibi, esas itibarı ile bunlar birbirlerini tamamlayıcı niteliktedirler. Bunlar daima birbirlerine muhtaç ve iç içedir l er.

Batılılar, modern anlamda tenkid ilmini Kitab-ı Mukaddes üzerinde uygulamaya XVIII. yüzyıldan itibaren başlamışlardır. Önce Eski Ahid üzerinde yoğunlaşan tenkid çalışmaları, bir süre sonra Yeni Ahide de yönelmiş, XIX. yüzyılın sonları İle XX. yüzyılın başlarında özellikle Yeni Ahiddeki bazı kitapların

43) K. Grobel.a-gjnd,, s.407^13 ; Ö. Faruk Harman .a.g.e.,s. 203

44) K. Grobeİ, a.gjnd., s. 407-413

45) H. C. Kec, Biblical Criticism, New Testament, İ.D.B-.Supplementary Volume NewYork,1988, p.102

79

metin tenkidleri üzerinde bir çok eserler yazılmıştır(46). Fakat, daha sonra geniş bir şekilde ele alacağımız üzere, Babda Yeni Ahidde yer alan bazı kitaplar üzerinde XIX. yüzyıldan önce, tenkid disiplinine tam olarak uymayan pek çok çalışma yapıl-mıştı(47). Kİtab-ı Mukaddes üzerinde yapılacak olan tenkid çalışmalarında hangi esaslara uyulması ve tenkidin nasıl yapılması gerektiğini gösteren kafi bir kural ve formül yoktur. Tenkidi yapılacak kitabın karakteri, şartları, karşılaşılacak problemleri bir sıraya konur, araştırmacı, seçeceği malzemeyi, kâh birini, kâh diğerini en uygun yere koyarak en iyi şekilde değerlendirmelidir(48).

Hristİyan Kilisesi, uzun süre Kitab-ı Mukaddes üzerinde yapılan çalışmaları tasvîb etmemiş, ancak sahih metinleri sahte metinlerden ayırma, nüshalar kopya edilirken meydana gelen değişiklerin düzeltilmesi vb. hususlarda yapılan çalışmaları desteklemiştir. Roma Kilisesi 1943 yılında "Divİno Afflante Spiritu" tamimi ile, Kitab-ı Mukaddes üzerinde yapılacak çalışmalara resmî bir statü kazandırmak ve Hristiyan inancını korumak üzere, tenkid faaliyetine resmen izin vermiştir(49).

46) XIX ve XX. yüzyıllarda Yeni Ahid üzerine yapılan modern tenkid çalışmalarına örnek olarak bkz. B. B. Warfield, Criticism ofthe New Testament, New York, İ886; F. G. Kenyon, Teztual Criticism of

ihe New Testament, London, ? ; A. T. Robinson, İntradıcction to the Textual Criticism of the New Testament, Ncw York,1925 ; Marvin R. Vincent, History ofthe Textual Criticism ofthe New Testament, New York,1899 ; A. S. Pcake, A Critical İntroduction to the Ne\v Testament, New York,1924 ; W. Ho\dswortiı,GospelOrigin$, NeıvYork, 1913

47) M. M. Parvis, Text, New Testament, İ.D.B., V. IV, NewYork,I962, p- 594-61

48) K.GroM,a.gjnd., s. 407-413

49) H. Cazelles, Biblical Criticism, İ.D.B.,Supplementary Volume JJew York, 1988,p.98

80

-fakat, Kİtab-ı Mukaddes üzerinde yapılan çalışmalar, baştan beri Kilisenin arzu ettiği sonuçlan vermemiştir.

Eski Ahid üzerinde çalışmalar yapan Batılı araştırmacıların büyük bir çoğunluğunun bu kitap üzerinde vardıkları ortak kanaat şudur: "Eski Ahid,Tanrı'nm vahiy yolu ile göndermiş olduğu gerçek bir kitap değildir. Ortada vahiy olayı yoktur, aksine İsrail folklorunden tutun da, komşu milletlerin politeizm İle karışmış efsanelerinden, hahamlar tarafından çeşitli yerlerden toplanmış olan hikaye vb. şeylerden, bunların hepsinin vahiy ürünü gibi kabul edilerek derlenmesinden meydana gelen bir kitap vardır. Bütün bu karışık ve karanlık malzeme, asırlar süren bir zorlama neticesinde bir kitap haline getirilmiş-tir"(50). Dolayısı ile yapılan çalışmalar bu kitabı yüceltmeye ve Hristiyan inancını korumaya hizmet etmemiş, aksine Kilisenin, bu kitabın vahiy ürünü, otantik bir metin oluşu hakkındaki görüşünü kökten çürütmüştür. Bu hali ile Kitab-ı Mukaddes üzerinde yapılan tenkid çalışmaları, yapıcı değil, yıkıcı olmuştur. Batıda yapılan bazı çalışmalarla, tenkid ilminin Kitab-ı Mukaddes hakkında ortaya koymuş olduğu bazı negatif sonuçlar, tenkid ilmi ile arkeolojinin yakın işbirliği neticesinde arkeolojik çalışmalarla test edilmiştir(51)


Konular